1 Temmuz 2008 Salı

Yazlık Sinemalar

Bir dönem, neredeyse her mahallede bir adet bulunan, akşamları topluca gidilen, gazoz ve çekirdeksiz film izlemenin neredeyse yasak olduğu yıllar. film aralarında çalan orhan gencebay şarkıları, birbirine sabitlenmiş tahta iskemlelerde filmi izlerken uyuya kalmış yaşlı teyzeler, sinema perdesini gören balkonlu evler (-ki benim açımdan dünyanın en şanslı insanlarıydı onlar) film izlerken bize eşlik eden yıldızlar, Yılmaz Güney'in vurdulu-kırdılı filmleri (ör:vurguncular)

Yukarıda belirttiğim açıklamalar yazlık sinemaların 1960-1980 döneminde öne çıkan belirgin temalarıydı.

Mahalle kültürünün büsbütün yok olmadığı, her çeşit insanın bir arada bulunduğu sınıf atlamanın, köşe dönmeciliğin erdem sayılmadığı yıllar... işte bizim de kendi payımıza yazlık sinemayla olan ilk tanışıklığımız Adana'da Sümer Mahallesinde ki o beyaz badanalı taşra sinemasında oldu. Şanssızlığımz ise son dönemlerine denk gelmiş olmamızdı, O döneme ait hangi değerler varsa siz onlara vurgunsunuz ve öyle yaşıyorsunuz ama o vurgun olduğunuz tüm değerler sizin ayaklarınızın altından akıp gidiyor... Bu anlamda bizim ve bizden önceki kuşakların ilk kayıplarından birisi Yazlık Sinemalar oldu, gerisi ise hepimizin malumu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder